Eski Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Haber Türk Televizyonunda katıldığı bir programda, son yaşanan ve asrın felaketi olarak nitelendirilen deprem felaketinde vefat eden vatandaşlarımızın acısını paylaşmak anlamında Türkiye’yi “Taziye Evi” olarak nitelendirdi. Taziye evinde kavga ve çekişmelerin olmaması gerektiğini belirtti.
Hem İslam hem de Türk geleneklerinde taziye evinde hem vefat edene hem de onun yakınlarına olan saygıdan dolayı yüksek sesle bile konuşmak ayıp karşılanır. Fakat elli bin vatandaşımızı kaybettiğimiz bu kocaman taziye evinde, ölenlerin hatıralarına hürmet etmeyi akıllarına bile getirmeyen, miras paylaşmaya gelmiş arsız akrabalar gibi depremden pay çıkarmaya çalışan bir muhalefet var.
Öyle bir muhalefet ki, yirmi yıldan beri devirmeyi beceremediği bir iktidara, neredeyse depremi siz yaptınız diyecek kadar sağduyudan yoksun, her gün türlü yalan ve iftiralarla depremden siyasi rant elde etmeye çabalıyor. Bunu yaparken de gözbebeğimiz Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ve diğer bazı değerlerimizi aşağılama ve itibarsızlaştırma çabasından geri durmuyor.
Mazisi kahramanlıklarla dolu şanlı Türk Ordusu’nun, depreme geç müdahale ettiği şeklinde bir yalanı sürekli dillendiriyor. Bir yalanı sürekli ama söyleyerek gerçeklik algısı oluşturmaya çalışan bu muhalefet, FETÖ’cü destekçilerinin kendilerine sufle ettiii yalanları konuşuyor. Bu ülkede Türk Ordusu’nu sadece PKK, FETÖ, dışarıdaki Türk düşmanları ve onların uşağı içimizdeki hainler hedef alır.
Tarihinin en zorlu dönemlerinde bile kendisine verilen görevleri imkansızlıklar içinde bile olsa başarıyla yerine getiren Şanlı Türk Ordusu’nun, doğal afetler de dahil bütün kriz durumlarına gecikmeksizin cevap verebileceğini tarihi örnekleri hafızalarımızda canlı iken aciz kalmakla suçlamak, bu yalanı dillendirmek tek kelime ile alçaklıktır.
Türk Ordusu’nun hedef seçilmesi tesadüf değildir. Bu, 15 Temmuz İhaneti’nin ardından ordudan temizlenen FETÖCÜ hainlerin Türk Ordusu’nu hükümetin ordusu şeklinde konumlandırarak yıpratma ve intikam alma çabasının bir ürünüdür. Nitekim ordumuzun PKK’ya karşı Irak ve Suriye’deki operasyonları da PKK-FETÖ ve onların siyasi sözcülüğünü üstlenen ve onların yalanlarını sürekli dolaşıma sokan muhalefeti rahatsız etmektedir. Onlara göre her başarılı operasyon iktidara puan kazandırır. Bundan dolayıdır ki açıkça HDP/PKK ve FETÖ’ye karşı bir söylemlerini bulamazsınız.
Bu durum karşısında, ölenlerin acısını yüreğinde hisseden her vatandaş taziye evinin gerçek sahibidir. Taziye evine gösteriş yapmaya, ölenler üzerinden siyasi rant kapmaya ve huzursuzluk çıkarmaya gelenlere izin vermemeli kapı dışarı etmelidir.
Elbette hatalar konuşulacak, sorumlulardan hesap sorulacaktır. Ancak bunlar enkazlar kaldırılıp yaralarımız sarıldıktan sonra yapılmalıdır. Gerçek bir muhalefet bu gibi bir durumda siyasi rant peşinde koşmak yerine iktidarla dayanışma içerisinde olur ancak zamanı gelince de hesabını sorar. İşte o zaman samimiyetleri de anlaşılır.
Mutlu Bilge
17.03.2023 / İSTANBUL
