Saadet Partisi’nin kendi Genel Merkezi önünde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu kraldan çok kralcı bir tavırla, coşkulu bir şekilde Cumhurbaşkanı adayı ilan etmesine yönelik eleştiriler karşısında, hem Saadet Partililer hem de CHP’liler, bu durumu meşrulaştırmak için Merhum Erbakan Hoca’yı referans gösteriyorlar.

Diyorlar ki; “1974 yılında Erbakan ve Ecevit koalisyon hükümeti kurdular ve gayet başarılı bir şekilde Kıbrıs Barış Harekatını gerçekleştirdiler. Şimdi neden beraber olmasınlarlar.” Toplumumuzdaki okumadan alim olan cahil çevrelerle Saadet Partililer ve CHP’lilerin bu müşkül durumdan kurtulmak için dillendirdikleri bu söylem kara bir cehaletin ürünüdür.

Bir defa, 1974’deki Milli Selamet Partisi (MSP) ile bugünkü Saadet Partisinin hiçbir benzer yönü olmadığı gibi, o günkü Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ile bugünkü CHP’nin bir benzer yönü yoktur. Yine Merhum Erbakan ile Temel Karamollaoğlu arasında kıyaslanamayacak kadar uçurum bulunduğu gibi Merhum Ecevit ile Kemal Kılıçdaroğlu’nu aynı kefeye koymak Merhum Ecevit’in aziz hatırasına hakaret olur.

1974’deki MSP milli ve maneviyat yüklü bir liderin muhafazakar partisinin Türkiye’yi ayağa kaldırma ideali ile bugün hiçbir ufku ve vizyonu kalmamış, kurtuluşu dışarıda arayanların masasının dedesi olmuş Temel Karamollaoğlu’nun ideali bir midir? Yine solun milliyetçi Ecevit’i ile bugünün CHP’sini marjinalleştiren, bölücü ve yıkıcı unsurlara açıkça destek vermekten çekinmeyen Kılıçdaroğlu bir midir?

Yine 1974’deki MSP-CHP Koalisyonun amacı ile bugünkü Saadet Partisi-CHP ittifakının amacı aynı mıdır? 1974’deki koalisyon, iki vatanseverin bütün farklılıklarına rağmen Türkiye ortak paydasında birleşerek Türkiye’yi ayağa kaldırma çabasının ürünüdür. Bu koalisyon ABD’ye kafa tutarak Kıbrıs Barış Harekatını gerçekleştirmiştir. Bugünkü Saadet Partisi-CHP İttfakı ise yükselen bir Türkiye’nin önünü kesme, istikrarı bozma, Türkiye’yi kendi kabuğuna hapsetme ve yeniden dışa bağımlı hale getirme çabasının ürünüdür. Bu İttifak ise ABD ve Avrupa’ya bırakın kafa tutmayı, talimat alarak hükümeti yıkmayı ve müstemleke bir düzen kurmayı amaçlamaktadır.

Aslında bu Altılı Masa İttifakı, 15 Temmuz’da başarılamayan İhaneti, demokrasi kılıfı altında gerçekleştirmeye çabalayan sivil darbe ittifakıdır. Bunun böyle olduğunun kanıtları ise, dışarıdan alınan talimatlar, sözde bir Cumhurbaşkanı’nın etrafında oluşturulmaya çalışılan yedi kişilik konsey ve ne kadar vatan haini kaçak varsa onlara göz kırpmak ve onlardan destek almaktır.

Böyle bir İttifak ve siyasal düzen tasavvuru, siyasi tarihimizin hiçbir döneminde görülmediği gibi gerek siyaset bilimi ve gerekse yönetim bilimi anlamında dünyada eli benzeri olmayan bir garabettir. Bu garabete kılıf aramak ise beyhude bir çabadır.

Mutlu Bilge
15.03.2023 / İSTANBUL

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner1